ÖSYM El Yazısı Tanıyacak

Hürriyet haber sitesinde şu haberi okudum. Haberden okuyup anladıklarımı ve anlamadıklarımı aşağıda özetledim.

1. Sınava giren her bireyden, kitapçığa alfabedeki tüm harfleri ve rakamları yazmaları istenecek.

Bu ifade şu anlama geliyor, ÖSYM’nin elinde inanılmaz bir el yazısı arşivi oluşacak. Bu arşiv kullanılarak görsel tanımlama (OCR) yapılabilir. Muhakkak bunun yapılmasının birçok yolu vardır ancak benim aklıma ilk gelen yol yapay sinir ağları. Yapay sinir ağlarına bu arşivdeki el yazıları öğretilebilir ve böylece bilgisayar el yazısını okuyabilir hale gelir. Yani açık uçlu maddelere verilen yanıtlar kolaylıkla bilgisayar ortamına aktarılabilir.

Benim dileğim, ÖSYM’nin elindeki bu arşivi kullanan yazılımlar üreterek öğretmenlerin ve araştırmacıların hizmetine sunması. Böylece öğretmenler de açık uçlu maddelerden oluşan testlerini bilgisayar ortamına aktarabilirler. El yazısı bilgisayar ortamına aktarıldıktan sonra, farklı algoritmalar geliştirilerek bu defa bilgisayarlı puanlama yapılması sağlanabilir. Puanlama yöntemleri üzerine araştırmalar yapılabilir. Bunun için ÖSYM’nin el yazısını okuyabilen yazılım üretip dışarıya açması şart. Verileri bizden gizlediği gibi bu el yazısı okuma imkanı da gizlenirse, yine araştırmacılar olarak kendi imkanlarımızla çalışmaya uğraşır ve zaman kaybederiz.

2. Cevap kağıdı ile soru kitapçığı birleştirilecek.

Önceden ayrı olarak verilen cevap kağıdı yerine, soru kitapçığında yer alan her maddenin altına bireylerin yanıt verebilmesi için optik bir alan konulacak. Böylece öğrencilerin yanlış işaretlemesinin önüne geçilebilecek. Ayrıca sınav gözetmenlerinin hangi kağıdı hangi poşete koyacağı karmaşasının da önüne geçilebilir (her ne kadar sınav evraklarının poşetlere yerleştirilmesi işlemi rutinleşse de, eminim Türkiye çapında birçok hata yapılıyordur).

Ancak! Bireyler cevap kağıdında tüm yanıtlarını bir arada görebiliyor, boş bıraktıkları maddelere hızlıca dönebiliyorlar. Böyle bir uygulama ile bireyler yanıtlamadıkları maddeleri bulmak için sayfa sayfa dolaşacaktır. Bu da ayrı bir zaman kaybına neden olabilir. Pilot uygulamalar ile bu sistemin farklı değişkenlere göre test edilmesi şart.

3. Açık Uçlu Madde Olabilir de Olmayabilir de.

Çoktan seçmeli maddeler kötüdür furyası ÖSYM’nin açık uçlu madde kullanması yönünde baskı yapıyor olabilir. Ancak burada ÖSYM’nin tavrı çok önemli. Şuradaki yazımda ÖSYM’nin açık uçlu maddeler ile yaptığı deneme sınavını incelemiştim. Eğer çoktan seçmeli maddeler ile ölçülen bilişsel düzey aynı kalıp, yalnızca seçenekler yok edilerek açık uçlu maddeler oluşturulacaksa bunun kimseye bir faydası olmayacaktır. Çoktan seçmeli maddeler ile ölçülmesi mümkün olmayan beceriler için açık uçlu madde kullanılmalı, taksonominin hatırlama, anlama, uygulama düzeyine uygun beceriler için çoktan seçmeli maddeler kullanılmaya devam edilmelidir. Sonuçta kötü olan çoktan seçmeli maddeler değil, maddeleri amacı dışında kullanmaktır.

4. Haberde yok ancak…

Haberde yok, ancak konu ÖSYM’den açılmışken söylemeden edemeyeceğim. ÖSYM bizim en değerli veritabanlarımızdan biri. Yabancı kuruluşlar ile yapılan anlaşmalarla bu veritabanını paylaşmadığımızı umuyorum.

One thought on “ÖSYM El Yazısı Tanıyacak

  1. Sayın hocam muhtemelen bilginiz vardır,ancak yanlış değerlendirmedim isem aynı şeyler olduğunu düşündüğümden hatırlatma yapmak istiyorum.
    eski adı devlet istatistik enstitüsü(die) olan şimdiki adı tüik olan kurumda daha önceleri optik okuyucularla sayımlar ve araştırmalar yapılmış ve inanılmaz tecrübe ve başarılara imza atılmıştı.Türkçe açısından ve karakter okuma,analiz etme anlamında inanılmaz arşivler vardı.DİE nüfus sayımı olarak kabul etmesede 1997 nüfus tespiti yapılmış ve çok kısa sürede okunmuş,değerlendirilmiş ve sonuçlandırılmıştı.
    Nitekim o dönemin sonrasında kuruma atanan idareciler ve kurumdaki sözüm ona kurumun evlatları ile birlikte bu teknolojiyi yok etmek için inanılmaz çaba harcayarak işe başladılar ve yok ettiler.

    Ancak işin tesadüfü şu ki o gün o teknolojiyi yok etmeye çabalayanlarla bu gün sizin ve hurriyetin yazısında övgü alan kişilerin aynı kişiler olması inanılmaz bir tesadüf!

    Zamanında bu teknolojiyi kurup,işleten ve sonuçlandıran idareciler hepsi çeşitli bahanelerle emekli edildiler,başka il ve bölgelere gönderildiler.Bende bu yok etmeye çalıştıkları teknoloji için uğraşan kişilerden birinin çocuğuyum.
    iyi günler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.